Pamukkale Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halil Kumsar, “6 Şubat depremleri, dünyada sadece okyanus içerisinde değil, kara üzerinde de çok büyük kırılmalar olabileceğini gösterdi” dedi.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Halil Kumsar, 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin ardından bölgede yaptığı çalışmalar ve tespitleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. Denizli Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan ve Türkiye’nin ilk olacak olan Denizli Afet Master Planı’nın ortaya konulmasında da büyük pay sahibi olan Prof. Dr. Kumsar, depremlerde can kayıplarının en aza indirgenmesi için alınacak önlemler ve denetimlere dikkat çekti.
Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin sonuçları bakımından dünyada benzerine az rastlanır afetlerden olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Halil Kumsar, “6 Şubat depremleri, dünyada okyanus içerisinde değil kara üzerinde de çok büyük kırılmalar olabileceğini gösterdi. Kara içerisindeki bu kırılma ile 16 ilimiz etkilendi. Çok büyük alanda ciddi hasarlar oluştu. Sonrasında ise artçı depremler oldu. Deprem sonrasında da bölgedeki faylarda hareketlilik oldu. Kara içerisinde olmasından dolayı tüm dünyadan çok sayıda araştırmacı ülkemize geldi. Bu araştırmacıların birçoğuna biz rehberlik ettik, onlarla birlikte çalıştık. Şu anda iş birliği yapmak için çalışmalar arttı. Dünyadaki deprem üzerine çalışmalar yapan kuruluşlar ülkemizde çalışarak depremde meydana gelen can kayıpları ve hasarları azaltmak için yeni projeler hazırladı” diye konuştu.
“Denizli’nin master planı Türkiye’ye örnek olacak”
Türkiye’de ilk olacak Denizli Afet Master Planı’nın örnek teşkil edeceğini belirten Prof. Dr. Kumsar, “Denizli Büyükşehir Belediyesi bir master plan çalışması yapıyor. Ben de o proje içerisindeyim. Elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Muhtemel deprem öncesi mühendislik önlemlerini almamız gerekiyor. Kentimizi depreme hazırlamak zorundayız. Denizli’nin zemin yapısının çok iyi bir şekilde ortaya çıkartılması lazım. Jeolojik açıdan kırılabilecek faylar, bu fayların oluşturabileceği deprem dalgalarının yerleşim yerlerine olan etkisini detaylı bir şekilde incelemek lazım. Biz bununla ilgili projede büyük bir veri tabanı hazırlıyoruz. Yapılan tüm sondajları veri tabanına yüklüyoruz. Bunu Türkiye’de ilk defa Denizli Büyükşehir Belediyesi Jeolojik Jeoteknik Kent Bilgi Sistemi oluşturuyor. Bu çalışmaların tüm kentlere uygulanması lazım” şeklinde konuştu.
“Artık taviz verme gibi bir durum yok”
Büyük can ve mal kaybına neden olan depremlerin ardından denetimlerin ön plana çıktığının altını çizen Kumsar, şöyle konuştu:
“6 Şubat depremlerinin olduğu bölgede hızlı bir yapılaşma yapılıyor. O bölgede çok fazla jeolojik veri üretiliyor. Bunları toplanması gerekiyor. Bundan sonraki dönemlerde depremlerin o bölgede nasıl etkileri olacağının modellenmesi lazım. Yapıyı yapacak mühendis ve mimarların bizden o verileri talep ederek üstyapıyı ona göre yapmaları gerekiyor. Çok iyi bir iş birliği ve denetim lazım. Denetim çok önemli. Bizim kendimizi çok iyi denetlememiz lazım. Artık taviz verme gibi bir durumun olmaması lazım.”